9 Eylül 2011 Cuma

D O S T L U K G İ R İ Ş İ M İ


SİVAS ÖĞRETMEN OKULU MEZUNLARI TOPLANTISI

Burhan Bursalıoğlu

01.Eylül akşamı, saat 19.30 otobüsüyle, Bodrum’dan Sivas’a gitmek için Ankara’ya hareket ettim.  Sabah 06.30 da Ankara’ya vardım. Otogarda İzmir’den gelen, İlköğretim müfettişliğinden emekli dostum İzzettin Uzunca ile buluştuk. 10 dakika sonra da  H. Hüsnü Tekışık gelip bizi aldı eve götürerek kahvaltımızı ettik. Kendi arabası ve özel şoförü ile birlikte, saat  09 da Sivas’a hareket ettik.
Sivas’a neden gidiyorduk? 

Sivas’ta bulunan bir grup Sivas Öğretmen Okulu 65- sonrası dönemi   mezun öğretmenleri  toplayıp, tanışma, eğlence ve anılarla geçmişi yad etmek amacı gütmüşler.  03-05 Eylül tarihleri  arasında gerçekleştirmeyi planladıkları bu  etkinliğe davetli olarak katılacaktık.
02 Eylül , saat: 14 de Sivas’a oradan da bize feyz veren Kabak yazısındaki okulumuza gittik.
Etkinlikleri organize eden  Seyfettin Duman  Duayenlerim, hoş geldiniz “diye bizi karşıladı.
Yatmak için okulda yer ayrıldığını,  yorgun olabileceğimizi,dinlenebileceğimizi söyledi.
Kısa bir istirahattan sonra şehre indik.

Sivas’ ı çok değişik bulduk. Tanıyamadık. Çok gelişmiş. 4 Eylül Kongresi’nin yıldönümü nedeniyle şehirde hummalı bir çalışma, Bayraklarla her tarafın süslenmesi, kalabalık insanların sağa,sola koşuşturması, Vilayet önündeki meydanda yapılan değişiklikler güzel gelişmelerdi.
Gezip dolaştıktan sonra akşam yemeğimizi de yiyerek saat: 21 civarında okulumuza çıktık. Okul binası kilitli idi.  Yatakhane açılmış olduğundan yerlerimizi kontrol ederek,   Türkiye-Kazakistan maçını seyredip yattık.
Programa göre 03 Eylül Cuımartesi günü , saat 12 de okul  bahçesinde toplanıp, tanışma faslı ve  yemek yenecek 

 Saat: 09 sıralarında, elinde kamerası ile öğretmen Nebahat Bayram çıkageldi.  Birkaç poz resimlerimizi çekerek, kamera eşliğinde tek, tek bizlerle röportaj yaptı.
Öğleye doğru arkadaşlar gelmeye başladı. Birbirini tanıyanlar sarmaş, dolaş olup,  yüzlerindeki mutluluk  açıkça görülüyordu. Birbirlerini tanımayan , değişik yıllarda mezun olanlar da birbirleriyle tokalaşıp tanışıyorlardı.
Bize olan ilgi, hürmetkar, saygılı ve samimi idi.. Birlikte resim çekiliyor, özellikle H.H. Tekışık ilgi alanı oluyordu. 

 Öğle yemeği okul yemekhanesinde  yendi. Ek olarak Gaziantep’ten gelen arkadaşların getirdikleri fıstık ve üzümler de  dağıtıldı. Bu arkadaşlar Gaziantep baklavası da getirdiler ama,ertesi güne bırakıldı. Yemekte 80 civarında  öğretmen arkadaşımız vardı.
Yemekten sonra  gruplar şeklinde sohbete, resim çekmeye devam edildi.  Akşama doğru , ertesi günü  akşam saat: 17 de yine okulda toplanmak  üzere  dağılma başladı.

Akşam yemeğinden sonra , saat 21.30 da SRT  televizyonu H.H.Tekışık’la canlı röportaj yaptı. 
Gece yine okulda kaldık. Sabah çarşıya inerek kahvaltımızı yapıp, şehir dışında olan, öğrenciliğimiz zamanında sıkça gittiğimiz, bir mesire yeri olan  Paşa bahçe parkına gittik. Temiz hava, şelale yeşillik ve çay. Yorgunluğumuzu attık.
Öğle sonu okula gittik. Yönetici Seyfi Bulut'tan başkası yoktu. Görevli çocuk okulu açtı ve sınıflarımızı  gezmeye başladık.
Ana binada idare odaları değişmişti. Sınıflarımız aynı, sıralar  ve döşemeler yenilenmiş, her sınıfın kapı girişine sınıf levhası konmuştu. Bizim zamanımızda sabit sınıf yoktu. Sınıflar yerine her dersin ayrı odası vardı. Tarih odası, biyoloji laboratuvarı, matematik odası, edebiyat, müzik  odası, iş atölyesi gibi.
Sıralarımıza oturarak resim çektik.

Saat 15.30 civarında Milli Eğitim Müdür Yardımcısı ziyarete geldi. Çardağın altında sohbet ettik.  Sivas’ın eğitim çalışmalarından bahsetti. Sivas öğretmenlerinin sorularını cevapladı.  Ondan yarım saat sonra da Sivas Büyükşehir Belediye Başkanı Doğan Ürgüp geldi. Ankara’dan H.H.Tekışık’ı tanıyormuş. Görmeye ve “hoş geldin” demeye gelmişti. 19.30 a kadar  sohbet ederek Sivas’ın yerleşim, sanat, tarihi yerler, trafik ve gelecekteki projelerini anlattı. Başladığı işleri bitirmek için bir dönem daha seçilmek istediğini belirtti. 
Doğan Ürgüp BBP den seçilmişti.
Bu arada, mangalda yapılan köftelerde yenerek, yemekhanede toplantıya geçildi. ME müdür yardımcısı ve Belediye Başkanı izin isteyip ayrıldılar.

Topluca , toplantı salonu olarak da kullanılan yemekhaneye geçtik.
Saygı duruşu, istiklal marşı ile açılış yapılıp, öğretmenler marşı ile devam edilen toplantının açış konuşmasını, Seyfettin Bulut yaptı. Sıra ile Tekışık, İzzettin Bey, Ben , Melahat Bayram  ve diğer arkadaşlar konuştuk. Görüşlerimizi, anılarımızı, duygularımızı  ifadeye çalıştık.
Konuşmalar sonrasında şarkı, türkü  söyleyip  halaylar çekildi. Özellikle, 87 yaşındaki İzzettin Bey türküler söyleyip gruba eşlik ederek geceye ağırlığını koydu.
Gece 23 e kadar devam eden eğlence  sonunda, kısa bir konuşma yaparak  veda ettik.

SONUÇ:

Dört gün kaldığımız okulumuzda, her ne kadar “SELÇUK ANADOLU LİSESİ” olarak ad değiştirmişse de, yıllar sonra okullarını ziyarete gelen emekli öğretmenler olarak, ne müdür, ne öğretmen ne de hizmetli görmedik. Bu kadar  ilgisizlik görmedim. Bu durumu ME Müdür yardımcısına  açtığımda, müdürün izinde olduğunu söyleleyerek  ilgisizliği geçiştirdi.
Her konuşma fırsatında, “aynı adı taşıyan ,  mezuniyet dönemi kısıtlaması tanımayan, aynı kökenli iki grubun oluşunun anlamsız olduğunu, 32 yıldır bu işin yapıldığı gruba katılmanız,  yaşlandığımızı, bayrağı teslim  almanız gerektiğini “  söyleyerek yaptığımız çalışmaları  anlattım.
3 gün olarak planlanan toplantıda boş zamanın çok uzun tutulduğunu  gözlemledik. Ziyaretler, geziler programa konulabilirdi.
Yönetici arkadaş Seyfettin Bey  canla başla uğraş verdi.  Her sorunun üstesinden geldi. Onu kutluyorum.
Fotoğraf makinesi ve kamerasıyla, ihtiyaç duyulduğu anda grubun yanında olan Nebahat Bayram  öğretmenin  enerjisine hayran oldum. Bir bakıyorsunuz yanımızda, bir balkıyorsunuz 4 Eylül gösterilerinde,  elinde “SİVAS ÖĞRETMEN OKULU MEZUNLARI”pankartıyla yürüyüşte. Gönülden kutluyorum.
Genel olarak yapılan toplantı amacına ulaşmıştır.  Bizleri duayen olarak  lanse edenlere  son olarak söyleyeceğimiz, “Toplantıdan mutlu olarak dönüyoruz , Sizleri  GENÇ KUŞAK  olarak aramızda görmeyi arzuluyor, yaşamınızda, başarı, mutluluk ve hiçbir zaman Kabak yazısı ruhundan uzaklaşmamanızı diliyoruz.”


NOT: Diğer resimler Facebook  taki sayfamdadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

MİLLİ BAYRAMLARIMIZ