ELVEDA BODRUM
Burhan Bursalıoğlu
Değerli okurlarım, 2011 in yaz sezonu bitti. Bence, çeşitli nedenlerden ötürü, bu yaz çok engebeli geçti. Kaybettiğimiz dostlar, durmak bilmeyen trafik canavarı, şehitlik mertebesine çıkan , vatani görevini yapan gencecik askerlerimiz ve 600 ün üzerinde vatandaşımızı kaybettiğimiz , 3000 ne yakın Vanlı mızın da yaralandığı Van depremi, gülen yüzümüzü somurttu, kuru gözlerimizi yaşlarla doldurdu. Son olarak da, Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin ve resmi geçitlerinin iptal edilmesi, yaz sezonunu kışa çevirdi. Onun için sezon engebeli geçti diyorum. İyi günlerimiz olmadı mı? Sizi bilmem ama benim oldu.
1 Eylül'de Sivas'a gittim. Dost, saygı değer Hüseyn Hüsnü Tekışık ve İzzettin Uzınca ile. Sivas Öğretmen Okulu Mezunlarından genç bir grubun daveti üzerine. Yeni arkadaşlar edindik.
18 Eylül'de, Sivas Öğretmen Okulu Mezunlarından oluşan geniş bir kadroyla , 33 senedir hiç aksatmadan , Sivas'ın Kabakyazısında içilen Kepenek suyu ve havasını , nostalji de olsa yaşayabilme, geçmişin tüm anılarını yadetme amaçlı, 10 gün birlikte olmak için Didim'e gittim. 13 gün devam eden beraberliğimiz, bana yukarda saydığım olumsuzluklardan bir nebze uzak kalmamı sağladı.
Beni, mutlu kılan bir diğer olay, Milli futbol takımının galibiyeti, Galatasarayın galip olduğu maçlar, Erkek ve kız takımlarımızın Avrupa'da başarılı ve kupalar getirici maçlarıydı.
SON VEDA ÇAYI |
Nisan'da geldiğim Bodrum'a, Ekim ayına kadar yağmur yüzü görmedik. Taşıma su ile değirmen dönmez. Biz burada taşıma misali kısıtlı suyla ağaçlarımızı ve çiçeklerimizi yaşatmaya çalıştık. Bodrum'un kavurucu sıcağına insanlar dahi dayanamazken, toprak, beslediği çiçek ve ağaçlarını güç bela canlı tutmaya çalıştı. Ekim ayı içinde çok güzel yağmur yağdı. Toprak ancak suyunu içebildi. Ölmemeye çalışan yeşillikler güç kazandı,canlandılar, renkleri bir başka oldu. Çorak topraklar görülmeye değerdi. Her taraftan yoncalar fışkırmaya, kaya,taş, düzlük,yamaç demeden kokusu ve rengiyle, "Ben de varım" diyen katır tırnaklarını görünce mutlu olmamak mümkün mü?
SİVAS YOLUNDA |
İşte bu yaz böyle sonlandı. Daha düne kadar denizin tadı çıkarılıyordu. Bugün öğleden sonra hava bulutlu geçti. Artık Bodrum'da tüm tanıdık arkadaşlarımız da ayrıldılar. Bize de yol göründü.
3 Kasım Perşembe günü biz de ayrılıyoruz.
Bayramı İstanbul'daki çocuk, torun, akraba, ve dostlarımla geçirmek istiyorum. ( Aynı gerekçeyle bayram iptal edilmezse (!)
Ayrılış nedeniyle:
1 - Bilgisayarım ve blogum bir kaç gün susacak.
2 - Yayınlanmakta olan "KİŞİSEL GELİŞME, TOPLUMSAL GELİŞ!!! yazının son bölümü bayramdan sonra 11 Kasım Cuma günü yayınlanacaktır.
3 - 10 Kasım'da Atatürk'ümüzün ölüm yıldönümü nedeniyle, blogum yayına girecektir.
4 - 20 Kasım' da Emirgan İlkokulu Mezunlarının, geleneksel , tanışma, görüşme, unutulmama amaçlı toplantısı yapılacaktır.
Tekrar kavuşma dileğiyle esen kalın.
Kurban Bayramınız, tüm Ulusumuza, Ailenize huzur, mutluluk getirsin, acı göstermesin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder