ÖĞRETMEN OKULLARI' nın 165. AÇILIŞ YILI
16 Mart . Öğretmen okullarının 165. kuruluş yıldönümü.
Ülkemizin yönetim kadrosunda bulunan, yani iktidarda olup, gücü elinde bulunduranlar her ne
hikmet se, yapılan her yeniliği, daha
iyisini yapacağım diyerek eskisini aratır duruma sokmaktadırlar. Değiştirilen
sistemlerin çoğu da eğitimde olmaktadır.
SİVAS ÖĞRETMEN OKULUNUN GECE GÖRÜNTÜSÜ |
Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti halkının okur yazarlık oranının %3 lerde
olması ilkelliğin göstergesi idi. Büyük önder Atatürk ve yönetimde bulunan
değerli eğitimcilerin gayretleriyle, okuma-yazmayı, Ülkenin en ücra köşesine
götürmek amacıyla Köy Enstitülerini açtılar. Köy çocukları öğretmen olarak
yetiştirildi. Köylere dağıtıldı.
ÖĞRETMENİMİZ NEZAHAT AKAR YÖNETİMİNDE YEŞİLAY YÖNETİM KURULU |
Ülkemizde
hareketler başladı. Üretim çoğaldı. Ekonomi gelişmeye yöneldi. Okur
yazarlık oranı arttı. Karanlıklar ardında yaşayan vatandaşlar gün yüzüne
çıkmaya, etrafında olanları daha iyi görmeye ve algılamaya başladı. Halk
aydınlanmaya ve aydınlar çoğalmaya, halk uyanmaya başladı.Özgürce düşünmeye ve
düşündüğünü söylemeye başladı. İnsanların sosyal yaşamları değişti.
SİVAS ÖĞ.OK.YÖNETİM KADROSU |
Ama bu
değişimlere İktidarlar 13 yıl ancak
dayanabildiler. Halkın uyanmasını istemediler. Çünkü, tutucu iktidarlar, uyanan
seçmenlerden oy alamayacaklardı. Enstitülerin kaldırılmasına karar verildi.
SİVAS ÖĞ.OK.MEZUNLARIN TOPLANTISI HABERİ. |
Öğretmen yetiştirmeye devam edilecek ama, Köy Enstitüsü çıkışlı öğretmenden farklı olarak, uygulamaların çoğu
kaldırılmış bir sistemle 1838 de Osmanlılar tarafından kurulan Öğretmen
Okullarının devamına karar kıldılar.
MEZUN OLANLARIN 50 SENE SONRA OKULLARINI ZİYARETTE. |
Birinci Tanzimat fermanından sonra Ülkede, az da olsa bazı özgürlükler ve yenilikler getirilmiştir.
Eğitim alanında yapılan en etkili gelişme, o dönemde Öğretmen Okullarının açılmasıdır.
SİVAS ÖĞ.OK.MEZUNLARI ANITKABİRDE |
.
, 1838 de küçük çocukların reşit olma yaşlarına kadar okumalarını sağlamak amacıyla, bugünkü ortaokul karşılığı olan Rüştiye okulları açıldı.
Bu okulların açılmış olması meseleyi halletmiyordu. İsim değişmiş ama sistem değişmemişti. Mevcut öğretmenler yeterli değillerdi. İstenen sonuçları veremiyorlardı. “Eski tas ,eski hamam” misali alıştıkları sistemle devam ediyorlardı.
Çare olarak, bu okullardaki öğrencileri yetiştirecek Avrupa’yi öğretmen yetiştiren okulların açılmasıydı. Nihayet 16 Mart 1848 yılında, bugünkü Öğretmen okulları karşılığı olan “Darül Muallim-i Rüşdi “ adında okul açıldı.
, 1838 de küçük çocukların reşit olma yaşlarına kadar okumalarını sağlamak amacıyla, bugünkü ortaokul karşılığı olan Rüştiye okulları açıldı.
Bu okulların açılmış olması meseleyi halletmiyordu. İsim değişmiş ama sistem değişmemişti. Mevcut öğretmenler yeterli değillerdi. İstenen sonuçları veremiyorlardı. “Eski tas ,eski hamam” misali alıştıkları sistemle devam ediyorlardı.
Çare olarak, bu okullardaki öğrencileri yetiştirecek Avrupa’yi öğretmen yetiştiren okulların açılmasıydı. Nihayet 16 Mart 1848 yılında, bugünkü Öğretmen okulları karşılığı olan “Darül Muallim-i Rüşdi “ adında okul açıldı.
SİVAS ÖĞ.OK. MEZUNLARI TATİLDE |
İşte bu gün, tüm Ülkedeki bazı eğitim kurumlarında Öğretmen Okullarının 165. Kuruluş yılı kutlamaları yapılmaktadır. Merasimler,paneller, münazaralar yapılır, Darül Muallim-i Rüşdi nin geçirdiği evrelerden bahsederler, üst düzey yöneticiler de bu okullardan sitayişle bahseder ve o okullardan yetişen öğretmenlerin Vatana çok faydalıgörevler yaptıklarını ballandıra, ballandıra anlatırlar. Doğru söylerler, söylerler de, 1973 yılında kabul edilen 1739 sayılı Milli Eğitim Temel yasasının bazı maddeleri nedeniyle 1975 de kapatılan bu okullar neden kapatıldıveya şimdi neden açılmıyor. Öyle ya, faydalı olduğuna inanılan bu kurumlar neden kapatıldı ve neden açılmıyor?
2011 DE OKULUMUZU ZİYARETTE |
Öğretmen Okullarının kapatılmasından sonra , öğretmen yetiştirmek için açılan Öğretmen liseleri de istenen verimi vermediler. Bu nedenle öğretmen açığı çoğaldı, sınıflar birleştirildi. Çare olarak kurslar açıldı, 25 günlük kurslara gidenler öğretmen olarak okullara atandı. Eğitim Öğretim kalitesi düştü. Değişik üniversitelerden yetişen, öğretmenlikle ilişkisi olmayan, çocuk psikolojisi okumayan, çocuk gelişiminden anlamayanlar öğretmen olarak okullara atandılar. Düz lise ve meslek okullarından sınavla Eğitim Fakültelerine alınan öğrenciler, mezun olanların bir kısmı kura ile okullara atandı. Dışarda, on binlerce Eğitim Fakültesi mezunları kaldı. İleriki yıllarda da, bu mezunlar dağ gibi yığınlar oluşturacaklardır.
KÖY ENSTİTÜSÜ ÖĞRENCİLERİ |
İktidarlar her üç ayda bir, Kanun hükmünde
kararnameler çıkararak Milli Eğitimi
düzeltmeye çalıştılar ama yine de başarılı olamadılar. Atatürk: "Dünyanın her yerinde öğretmenler insan
topluluğunun en özverili ve saygıdeğer üyeleridir" demesine karşı, Yönetim
öğretmenin değerini anlamadı. Değişik kökenli öğretmeni
bir mecrada birleştiremedi. Bu böyle giderse, şu anda Milliliği kalmayan
eğitimimiz sıfırlanacaktır.
165. kuruluş yılını kutlarken, bir kaosun içine itilen Milli Eğitimimizi
düzlüğe çıkarmanın, Öğretmen okullarının tekrar açılmasına bağlı olduğu
inancındayım. Bunun dışındaki, Bakanlığa kim gelirse gelsin, hangi parti
iktidara gelirse gelsin, Öğretmen Okullarının
tekrar açılmasını sağlamayanlar,
Milli Eğitimimizi düzeltemez.
Aşağıdaki Öğretmen Marşının içeriğine uygun yetiştirilecek öğretmenden
başkaları bu Ülkemizi düzlüğe çıkaramaz.
SİVAS ÖĞRETMEN OKULU |
İnat etmenin bir anlamı yok. Bu ülkeyi seviyorsak Öğretmen okulları
açılmalıdır. Yine Atatürk: "Eğitimdir
ki ulusu özgür; şanlı ve yüksek bir toplum olarak yaşatır" derken , Ulusun geleceğinin garantisi olarak eğitimi göstermiştir.
Bir an önce, Eğitim kalitesinin düştüğü bu ortamdan Eğitimi kurtarmak için yeniden Öğretmen okullarının açılmasını, bu okullardan mezun olanların, Eğitim Fakültelerine alınmasını, Sevgili H.Hüsnü Tekışık’ın dediği gibi, atamada, “Bayrağımın dalgalandığı her yer” e diyebilen bir zihniyetle yetişen öğrencilerin okullara atanmalarını önererek, azalan Öğretmen Okulu mezunlarından yaşayanlara üzün ömürler, aramızdan ayrılan, mezun ve onlara öğretmenlik yapan değerli öğretmenlerimize de Allahtan rahmet diliyorum.
ÖĞRETMEN MARŞI
Alnımızda bilgilerden bir çelenk,
Nura doğru can atan Türk genciyiz.
Yer yüzünde yoktur, olmaz Türk'e denk;
Korku bilmez soyumuz.
Alnımızda bilgilerden bir çelenk,
Nura doğru can atan Türk genciyiz.
Yer yüzünde yoktur, olmaz Türk'e denk;
Korku bilmez soyumuz.
Şanlı yurdum, her bucağın şanla dolsun;
Yurdum seni yüceltmeye antlar olsun.
Candan açtık cehle karşı bir savaş,
Ey bu yolda ant içen genç arkadaş!
Öğren, öğret hakkı halka, gürle coş;
Durma durma koş.
Şanlı yurdum, her bucağın şanla dolsun;
Yurdum seni yüceltmeye antlar olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder