24
KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ
Burhan Bursalıoğlu
Son 5-6 yıla
kadar Öğretmenler Günü büyük bir ihtişamla, gururla ve sevinçle kutlanırdı. Ama
o ihtişam, arzu sevinç kalmadı.
Milli Eğitimin
yönetimine gelenler kişisel
arzuları ve saplantıları nedeniyle, Ulusal Eğitimimizi alt- üst ettiler. Müfredat programlarını değiştirdiler,
tecrübeli okul müdürlerini görevden aldılar, yerlerine imam hatip mezunlarını
getirdiler. Keza öğretmenleri de dama taşı gibi ordan, oraya göndererek
perişan ettiler. 4x4x4 gibi ucube bir sistemle, tüm ülkenin kamuda
çalışanlarının yerine imam hatip mezunlarını getirme amacı güdüldü. Düz liselerin
pek çoğu imam hatip liselerine çevrildi. Daha neyin ne olduğunu
bilmeyecek kadar küçük öğrencilerden ,
biraz da baskı yapılarak okul yönlendirilmesi istendi. Kız – erkek öğrenci ayırımını gündeme
getirdiler. İlkokul kız öğrencilerine türban takma izni getirildi. Okullar basıldı,
öğretmenler dövüldü hatta öldürüldü.
Tacizler oldu. Bayram merasimleri iptal edildi, kısıtlandı hatta okullarda
bayram merasimlerinin yapılması yasaklandı. Daha bir sürü gelişmemizi,
medeniyetimizi, eğitimimizi engelleyen kısıtlamalar yapıldı. Mezun olan öğretmen
adaylar sokaklarda hak aramaya devam ediyorlar. B u ortamlarda Öğretmenler
Gününün kutlanması ne kadar samimi olabilir? Söylenecek, atılacak nutuklara kim
inanacak, kim alkış tutacak?
Öğretmen
marşındaki verdiğimiz sözlerin yerine
getirilmesi bu ortamda mümkün mü? Değil. Onun için Öğretmenler Günü nedeniyle, öğretmenlerin
duayeni olan değerli meslektaşım Hüseyin Hüsnü Tekışık’ın göremediği
2014 yılının öğretmenler gününde ondan bahsetmek istiyorum.
SAĞLIKLI GÜNLERİNDE H. H. TEKIŞIK |
Hüseyin
Hüsnü Tekışık, bu ülkeye mddi, manevi
katkıları olan bir insan. Ayrıca Milli Eğitim camiasına hem eğitim, bilgi
yönünden, hem de bağışladığı eserler yönünden unutulmazlar arasına girmiş bir
öğretmendir.
Hüseyin
Hüsnü Tekışık fakir bir köylü çocuğudur. Giresun’un Şebinkarahisar’ında doğdu.
İstiklal İlkokulunu , meralarda, dağ
yamaçlarında hayvan otlatarak, çobanlık yaparak, yanına aldığı kitapları
okuyarak, mezun oldu. Şebinkarahisar ortaokulu ndan sonra , Sivas Öğretmen Okulu, O’nun
Türkiye sınırlarını aşan , insanlık ve eğitim kariyerinin başlangıcı olmuştur.
Bavuluna
aldığı bir bayrak, çok sevdiği Atatürk fotoğrafı, birkaç kitapla, “Bayrağımın
dalgalandığı her yer” dediği atama formuna yazdığı istek nedeniyle,
atandığı Bingöl’ün Karlıova
kasabasının Bahçeköyü ‘nün yolunu tuttu.
.Bu köyde okul binası yoktu.Tekışık,Bahçeköyünde
dershane haline getirdiği bir samanlıkta iki yıl öğretmenlik yaptıktan sonra
Karlıova İlköğretim Müdürlüğüne atandı.Bu görevde de 4 yıl çalıştı.
Tekışık, öğretmen okulunu pekiyi derece ile bitirdiği
için İstanbul Eğitim Enstitüsünün Fen Bölümüne parasız yatılı olarak çağrıldı. Karlıova’nın yolları kardan kapalı
olduğu için Eğitim Enstitüsüne gidemedi.
Bu arada Tekışık. 1949 yılında Şebinkarahisar’da Ayten
Balcı ile evlendi. Bu evlilikten Betül, Işıl, Işık adında 3 kız çocuğu oldu.
Hüseyin Hüsnü
Tekışık, ilk kitaplarını Karlıova’da yazmaya başladı.3000 sayfalık “İlköğretim Teşkilatı-İdare ve Eğitim
Öğretim Düsturu “ adlı kitabını hazırladı. Bu kitabı yayınlanmadan Milli
Eğitim Bakanlığınca incelendi. Bakanlık Müdürler Komisyonu’nun kararı ile Hüseyin Hüsnü Tekışık, bu eseri
meydana getirmesinden dolayı üstün başarı sayıldı .
Tekışık, askerlik görevini topçu teğmen olarak yaptıktan
sonra bir yıl Giresun ilinin Alucra ilçesi Merkez İlkokulunda Öğretmen olarak
çalıştı. 1956 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü PEDAGOJİ BÖLÜMÜ’ nün giriş sınavını
kazandı. Maddi sıkıntı yüzünden , ikinci defa yüksek öğretim yapma fırsatını
kaçırdı. Karlıova’daki üstün başarısından ve hazırladığı kitabından dolayı
Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürlüğü Mevzuat Şubesi’ne atandı. Bu
Görevde çalışırken;
“İlköğretim Yazışma Rehberi”
“Başöğretmen ve İlköğretim Müdürlerinin Görevleri”
“İlköğretim İstatistik Rehberi”
“İlkokullar Yönetmenliği ve Mevzuatı”
adında dört kitap yazdı.
Bakanlıkta çalıştığı bir yıl içinde, bir öğretmenin kendini meslekte yetiştirmiş olmasına değil, elindeki diplomaya itibar edildiğini anlayınca, 1957 yılında Pedagoji bölümü imtihanlarına tekrar girdi ve kazandı. Bakanlıktaki görevinden ayrılıp Gazi Eğitim Enstitüsünde öğrenci oldu. Pedagoji bölümünde okurken, bu bölümün teftiş dersi ile ilgili”İlköğretim Teşkilat ve İdare Teşkilatı” adlı kitabı yazdı ve yayınladı. Bu kitap bakanlıkça Öğretmen Okulları için yardımcı kitap olarak kabul edildi.
“İlköğretim Yazışma Rehberi”
“Başöğretmen ve İlköğretim Müdürlerinin Görevleri”
“İlköğretim İstatistik Rehberi”
“İlkokullar Yönetmenliği ve Mevzuatı”
adında dört kitap yazdı.
KANSERİ YENDİĞİ YIL MERSİN KIZ KULASİ SAHİLİNDE |
Bakanlıkta çalıştığı bir yıl içinde, bir öğretmenin kendini meslekte yetiştirmiş olmasına değil, elindeki diplomaya itibar edildiğini anlayınca, 1957 yılında Pedagoji bölümü imtihanlarına tekrar girdi ve kazandı. Bakanlıktaki görevinden ayrılıp Gazi Eğitim Enstitüsünde öğrenci oldu. Pedagoji bölümünde okurken, bu bölümün teftiş dersi ile ilgili”İlköğretim Teşkilat ve İdare Teşkilatı” adlı kitabı yazdı ve yayınladı. Bu kitap bakanlıkça Öğretmen Okulları için yardımcı kitap olarak kabul edildi.
Hüseyin Hüsnü Tekışık, 1959 yılında, Gazi Eğitim
Enstitüsü Pedagoji Bölümü’nü bitirdikten sonra Sivas İlköğretim Müfettişliğine
alındı.Bu görevde iki yıl çalıştı.1961 yılında Milli Eğitim Bakanlığı
İlköğretim Genel Müdürlüğü Eğitim Şubesi Müdür Yardımcılığı’na atandı.
Bakanlıkta 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile ilgili yönetmeliklerin
hazırlanmasında ve 1962 İlkokul Program Taslağı’nın hazırlanıp
geliştirilmesinde çalıştı.
Tekışık, 1963 yılında Ankara İlköğretim müfettişliğine atandı.1968 yılına kadar Ankara Program Geliştirme Okulları müfettişliği yaptı. Bu görevi sırasında da öğretmen meslek ve öğrenci kitapları yazmaya devam etti. 1975 yılında, 27 hizmet yılını doldurarak 47 yaşında emekli oldu.
Tekışık, 1963 yılında Ankara İlköğretim müfettişliğine atandı.1968 yılına kadar Ankara Program Geliştirme Okulları müfettişliği yaptı. Bu görevi sırasında da öğretmen meslek ve öğrenci kitapları yazmaya devam etti. 1975 yılında, 27 hizmet yılını doldurarak 47 yaşında emekli oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder