OYUMUN RENGİNİ AÇIKLIYORUM
Halk oylaması başlıklı yazımın sonunda “bundan sonraki yazımda oyumu açıklayacağım “demiştim.
Bu yazımda, bir vatandaş ve seçmen olarak düşüncelerimi, önümüze getirilen Anayasa’nın değiştirilmesi istenen maddelerini inceleyerek açıklamaya çalışacağım.
Önce bu değiştirilmesi istenen maddelerin içeriğine bakalım. Neyi ne ile değiştiriyorlar? Neden hangi amaçla değiştiriyorlar?
ANAYASA MADDE -10 KONU: Kanun Önünde Eşitlik.
= Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşittir.= ve = Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür = fıkraları aynı kalıp ikinci fıkranın sonuna ( Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz) cümleleri eklendi.
Bana göre bu madde bir tuzak.
ANAYASA MADDE – 20 KONU: Özel Hayatın Gizliliği:
Madde aynen kalmış. Uzun bir cümle eklenmiş. “Kişilerin kendileriyle ilgili verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir “diyerek açıklamalar yapıyor.
Kişilerin özel hayatını bu kadar önemseyen yönetim, telefon dinlemelere neden engel olamıyor?
ANAYASA MADDE – 23 KONU: Yerleşme ve Seyahat Hürriyeti
Yurt dışına çıkma hürriyetini kısıtlayan vatandaşlık ödevi veya soruşturma – kovuşturma gibi sebepler maddeden kaldırılmış, kısıtlamayı hakim kararına bırakan madde eklenmiştir.
Aslında değişen bir şey yok. Bu da bir nevi tuzak.
ANAYASA MADDE: - 41 Ailenin Korunması:
Madde aynen kalıyor, sadece “çocukların aileleriyle ilişki kurma ve devam ettirme hakkına sahip olduğunu ve her türlü istismar ve şiddet karşısında devlet bu çocukları koruma tedbirini alır” ilave edilmiş.
Bu madde genellikle Güney doğuda emniyet güçlerine taş atan çocuklar için alınmış bir karar. Çokta önemli bir ihtiyaç değildi
ANAYASA MADDE: - 51 Sendika Kurma Hakkı.
Madde aynen kalıyor. Sadece, “Aynı zamanda ve aynı iş kolunda birden fazla sendikaya üye olunamaz” paragrafı çıkarılıyor.
Bu durumda bir iş yerinde birkaç sendika üyeleri olabilecek. Bu da işçilerin gücünü parçalamak demektir. Yapılacak grevleri başlamadan sonlandırmak veya olay çıkarıp grevi yasaklamaktır.
ANAYASA MADDE: - 53 Toplu İş Sözleşmesi Hakkı.
Başlığa “ve toplu sözleşme hakkı “ ilave edilmiş.
Maddenin ilk cümlesi hariç diğer paragraflar tamamen kaldırılmış. Yerine “Kamu görevlileri
ve memurlar toplu sözleşme yapabilirler, ancak anlaşma olmazsa hakem kuruluna baş vurulabilir” ilave edilmiş
İşçilerle yapılan antlaşma,uyuşmazlıkla sonuçlanırsa, daha önce Bakanlar Kurulunda olan yetki, alınıp hakem kuruluna devredilmiş oluyor. Bu kurulun kararı kesin. Kuırul üyelerini de iktidar seçeceğine göre değişen bir şey olmuyor demektir.
ANAYASA MADDE: - 54 Grev Hakkı ve Lokavt.
Bu maddede “ grev esnasında meydana gelebilecek zararlardan sendikanın sorumlu olduğu ve ayrıca siyasi amaçlı, dayanışma amaçlı, genel amaçlı grev ve lökavt, iş yavaşlatma, iş yeri işgali, verim düşürme gibi de direnişler yapılmaz “ maddeleri kaldırılıyor.
ANAYASA MADDE: - 74 Dilekçe Hakkı:
Kişilerin dilekçeyle hak araması hakkı “ Bu hakkın kullanılma biçimi kanunla düzenlenir” maddesi kaldırılarak yerine, “Herkes bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir “ maddesi getirilip, kamu denetçisinin TBMM nce seçileceği yöntemi ilave edilmiş.
TBMM de “dilekçe komisyonu “ adı altında , dilekçelere cevap veren bir kurul zaten vardı. Bu yeni bir olay değil. Sadece isim değiştirmişler.
ANAYASA MADDE: - 84 Milletvekilliğinin Düşmesi.
Bu maddede, “son paragrafta, partisi kapatılan, kapatmaya sebep olan Milletvekili, resmi gazetede gerekçeli yayından sonra, o milletvekilinin vekilliği otomatikman sona erer. TBMM Başkanı kurula bilgi verir.” Cümlesi maddeden çıkarıldı. Böylece, partisi kapatılan vekilin vekillikten düşmesi için meclis karar vermesi gerekecek.
ANAYASA MADDE: - 94 Başkanlık Divanı:
Bu maddede Başkanlık divanına seçilecek üyelerin süreleri değiştirilmiş.
Önemli olmayan bir değişiklik daha:
ANAYASA MADDE: - 125 Yargı Yolu:
2. paragrafta, “Cumhurbaşkanı ve Yüksek Askeri Şura’nın kararları yargı denetimi dışındadır “ cümlesinin sonuna, “Ancak YAŞ ‘ın terfi işlemleri ve kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayrılma hariç, her türlü ilişik kesme kararlarına karşı yargı yolu açıktır” eklenmiştir:
Dördüncü paragrafın ilk cümlesinin sonuna “ hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz.” eklendi.
Bu maddede, her YAŞ toplantısında bir kaç sakıncalı subay ordudan ihraç ediliyor. Bunu itiraz hakkı da yoktu. İktidar üyeleri , uymadıkları karara şerh koyarlardı. İlave edilen bu maddeye göre, ordudan her ne sebeple olursa olsun atılan bir kişi, yargıya başvurup itiraz edebilecek.
ANAYASA MADDE: -129
“Memurların, uyarı ve kınama cezalarının da diğer disiplin cezaları gibi yargıya açılması “ hükmü getiriliyor. Kısaca, memur , en ufak bir hatada soluğu mahkemede alacak.
ANAYASA MADDE: 144 Hakim ve Savcıların Denetimi.
Bu maddenin başlığı “Adalet Hizmetlerinin Denetimi “ olarak değiştirilmiş.
Diğer.. “ Hakim ve Savcıların görevlerini; kanun, tüzük yönetmeliklere ve genelgelere uygun olarak yapıp yapmadıklarını denetleme, görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında suç işleyip işlemediklerini, hal ve eylemlerinin sıfat ve görevleri icaplarına uyup uymadığını araştırma ve gerektiğinde hakkında inceleme ve soruşturma, Adalet Bakanlığının izni ile Adalet müfettişleri tarafından yapılır. Adalet Bakanı Soruşturma ve inceleme işlemlerini, hakkında soruşturma ve inceleme yapılacak olandan daha kıdemli hakim veya savcı eliyle de yaptırabilir.” Maddesi tamamen kaldırılarak. Yerine “
“ Adalet hizmetleri ile savcıların idari görevleri yönünden Adalet Bakanlığınca denetimi, adalet müfettişleri ile hakim ve savcı mesleğinden olan iç denetçiler, araştırma, inceleme ve soruşturma işlemleri ise Adalet müfettişleri eliyle yapılır. Buna
ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.” Metni getirilmiş.
Bu maddeye göre hakim ve savcılar, aynı meslekten olan iç denetçilerce denetlenecek. Bunların kıdemleri denetleyeceği kişiden daha da düşük olabilir. Soruşturma ve inceleme işleri ise Adalet Bakanlığı müfettişlerince yürütülecek.
ANAYASA MADDE: - 145 Askeri Yargı:
Bu maddenin metni tamamen kaldırılmış.
Eski halinde, askeri mahkemeler, asker kişileri n her türlü suçlarına bakardı. Ayrıca, sivil kişilerin de askeri bölgede veya askeri suç işlediğinde, askeri mahkemelerde yargılanırdı.
Yeni konan maddeye göre, askeri mahkemeler, Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davalara Adliye mahkemeleri bakacak.
Bana göre Askeri yargı ortadan kaldırılıyor.
ANAYASA MADDE - 146 A- ANAYASA MAHKEMESİ
KURULUŞ:
Maddenin tüm metni kaldırılmış.
11 asil 4 yedek ten oluşan kurul, yeni teklife göre, 17 asil üyeye dönüştürülüyor. Bu 17 kişinin üçünü TBMM seçecek , diğer 14 üyeyi de Cumhurbaşkanı seçecek. Üyelerin görevi 12 yıl olup tekrar seçilebilecekler. Kişisel başvuru yapılabilecek.
17 üyenin 14 ünü partili bir Cumhurbaşkanı seçerse, ve o Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan veya vekiller, yüce divana giderse çıkabilecek kararı siz düşünün.
ANAYASA MADDE: - 147 Üyeliğin Sona Ermesi:
Üyeler 65 yaşında emekli olacak.. 12 yıllığına seçilecek.
ANAYASA MADDE - 148 Görev ve Yetkiler:
Bu maddenin en önemli değişikliği, “ Yüce divanın kararları kesindir” cümlesi kaldırıldı. Ayrıca Yüce divanda yargılanacakların içine “ TBMM Başkanını, Genel Kurmay Başkanı, kara, deniz hava ve jandarma genel komutanlarının da yüce divanda yargılanmaları da dahil etmişler. Yeni konan metinde, Yüce Divan kararları tekrar gözde geçirilebilecek. Bireysel başvuru da yapılabilecek.
Korkutma maddelerinden biri.
ANAYASA MADDE : - 149 Çalışma ve Yargılama Usulü:
Maddenin ilk paragrafındaki “Anayasa mahkemesi, başkan ve 10 üye ile toplanır, salt çoğunlukla karar verir, Siyasi parti kapatma ve Anayasada değişecek maddeler için aranan beşte üç çoğunluk şartı ” nı kapsayan birinci paragraf kaldırılmış. Üçüncü paragraftaki çalışma usulleri açıklamasındaki “ ve üyeler arasındaki” ile, dördüncü paragraftaki siyasi partilerin kapatılması konusunda. “ temelli kapatılması veya “ cümleleri çıkarılmış.
İlave edilen hükümler ise, “ Anayasa mahkemesinin dörder kişilik bölümler ve en az 12 kişilik genel kurul şeklinde çalışacağını, kararların salt çoğunlukla alınacağını, Anayasa maddelerinin değiştirilmesi ve parti kapatma kararlarında, katılanların üçte iki oyu isteneceği” dir.
Yukarıda da söylediğim gibi 14 ü Cumhurbaşkanı tarafından seçilen Anayasa genel kurulu, kendi partisinin kapatılma korkusunu giderdiği gibi, istediği bir partiyi kapattırır, en azından Devlet yardımından yoksun bırakılmasını sağlayabilir.
ANAYASA MADDESİ - 156 Askeri Yargıtay.
Son paragrafındaki “Askeri Yargıtayın kuruluşu, işleyişi, mensuplarının disiplin ve özlük işleri, mahkemelerin bağımsızlığı, - hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine – göre kanunla düzenlenir” cümlesindeki “hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine “ cümlesi çıkarıldı. Bunun yerine, “ve hakimlik teminatı esaslarına” cümlesi kondu.
Yani maddedeki “askeri” sözcüğü çıkarıldı.
ANAYASA MADDESİ - 157 Askeri Yüksek İdare Mahkemesi.
Bu maddede de son paragraftaki “Hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine” cümlesinden “ ve askerlik hizmetlerinin” cümlesi çıkarılarak, yerine “ ve hakimlik teminatı esaslarına “ cümlşesi kondu.
Dikkat edilirse maddelerdeki askeri hizmetleri sözcükleri çıkarılıyor. Ve askeriye sivilleşmeye doğru gidiyor.
ANAYASA MADDESİ - 159 Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kurulu.
Kurulu meydana getiren 7 kişiyi kapsayan madde kaldırıldı.. Yerine 22 kişiden oluşan HSYK oluştu. 3 daire halinde çalışacak. Meslekten çıkarılma kararlarına itiraz edilebilecek. Adalet bakanı yine kurulun başkanı olacak.
Bu maddenin üye seçimleri ile ilgili değişiklikleri tamamen kendi çıkarları için düzenlenmiş. Çünkü 22 üyenin 14 ünü Cumhurbaşkanı ve meclis seçecektir. Bu kurul Yargıtay ve Danıştay’a da üye vereceğine göre, iktidar kim olursa olsun tün yargı organlarını tekeline almış olacaktır.
Mart 2010 da HSYK ye müracaat ederek, kuruluşunda boşalan üyeler için üye isteyen Danıştay’a yasal olarak 2 ay içinde üye gönderilmesi gerekirken, HSYK başkanı olan Adalet Bakanının isteği olmuyor diye toplantıya katılmıyor, katılmadığı için de Kurul toplanamıyor. Adalet Bakanının amacı 12Eylül’de evet çıkarsa, , 14 ünü Cumhurbaşkanı’nın seçeceği, 22 kişilik HSYK den istediği kişileri Danıştay’a gönderebilecek.
ANAYASA GEÇİCİ MADDE - 15
12 Eylül’de yapılan darbe mensuplarının, kurulan hükümetlerin, Danışma meclisinde görevli kişilerin yargılanmasını önleyen bu madde yürürlükten kaldırılıyor.
Böylece, Milli Güvenlik Konseyi üyelerinden sağ olanlar yargılanabilecek. Günde 20-30 gencin öldüğü bir dönemde, askeri ihtilali yaparak ülkeyi düzelten ölümlere son veren, sokak çatışmalarını sona erdiren, kurtarılmış bölgeleri kurtaran, huzur ve sükünu sağlayan, işleri düzeltip, idareyi tekrar sivillere bırakan konsey üyelerini, danışma meclisi üyelerini yargı önüne sürükleyen zihniyete karşı çıkıyorum.
Yukarıda, açıklamalarını yaptığım değişiklikleri, Millet ve Ülkem için faydalı görmediğim için, oyum HAYIR olacak. Üstelik, yapılan görevde, bilerek veya bilmeyerek, Ulusa, Vatana, rejime, kurumlara verebileceği zarardan yahut aile ve kişi menfaati için işleyeceği suçtan ötürü, Yüce divana gitme korkusundan kurtulmak amacıyla baş vurulan tedbirler için değiştirilen maddelere HAYIR diyeceğim.
Ülkemin en değerli kurumlarını tahrip ederek temel değerlerini değiştirmeyi amaçlayan, bu nedenle Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu, Anayasa Mahkemesini, Sayıştay, Yargıtay, Askeri Yargıtay ve YARSAV gibi uyuşma, anlaşma arz eden kuruluşlarda yapılması düşünülen taraflı değişikliklere HAYIR diyeceğim.
Yargıyı siyasallaştırma çabalarına, Askeri amacından saptırıp sivilleştirmeye çalışmaya HAYIR diyeceğim.
1980 İhtilalini benimseyip alkış tutanların, bugün alkışladıkları ihtilalcileri yargılama amacıyla halktan evet isteyenlere HAYIR diyeceğim.
İstanbul’un gelmiş geçmiş iyi veya kötü idare etmiş Belediye başkan ve kurulları için “ Sütü bozukların oluşturduğu bir iktidar değildi bizim iktidarımız” diyebilecek kadar ağzını bozan zihniyete HAYIR diyeceğim.
“Pakete HAYIR diyenlerin, ya aklından zoru var ya da vatan sevgisiyle ilgili bir sıkıntısı var” diyen Devlet Bakanı Egemen Barış’tan en az onun kadar Vatansever olduğumu bilerek, aklımdan da asla zorum olmadığından, bu pakete HAYIR diyeceğim.
Demokrasi sözcüğünü ağzından düşürmeyip ahkam kesen zihniyet sahibinin, daha sonra “bitaraf olan bertaraf olur “ – yok edilmek, ortadan kaldırmak – gibi despot tavırlar, tehditkar sözler için HAYIR diyeceğim.
Gece gündüz demeden, canını hiçe sayarak, Vatan’ını ve Millet’ini koruma görevi alan, rütbeli ve rütbesiz askeri, “ Vatan haini” suçlamasıyla, haklarında soruşturma açan, hapse atan, onlarca generali perişan eden uygulamaya HAYIR diyeceğim.
Elindeki kalemle, “ ihtilal yapabilir “ korkusuyla, yazar ve gazetecileri aylar ve yıllarca hapishanelerde tutan baskı zihniyetine HAYIR diyeceğim.
YARSAV için “Yargıda dernek mi olur, bunu ilk fırsatta halledeceğiz” diyenlerin isteklerini oluşturmalarına fırsat vermemek için HAYIR diyeceğim.
Anayasa’nın kuvvetler ayrılığı ilkesini hiçe sayan, anti demokratik ve keyfi bir biçimde, değiştirilmek istenen Anayasa paketine, ve amaçlanan oyunu bozmak için HAYIR, HAYIR, HAYIR diyeceğim.